Ahmet, pandemi döneminde uzaktan eğitime katılamayan yüzlerce çocuktan yalnızca biriydi. Beş çocuklu bir ailede büyüyen Ahmet, derslerine devam edebilmek ve hayallerine bir adım daha yaklaşabilmek için bir tablete ihtiyaç duyuyordu. Ancak, ailesinin zor şartları bu ihtiyacını karşılamasına olanak vermiyordu.
Ahmet’in babası, savaşın acımasız izlerini taşımaktaydı. Savaş sırasında ağır yaralanan baba, çalışamaz hale gelmiş ve bu nedenle ailenin geçimi büyük ölçüde hayırseverlerin desteğiyle sağlanıyordu. Ahmet ise bu zorlu hayat koşullarına rağmen kararlı ve azimli bir öğrenci olarak, gelecekte okuyup güzel işler başarmayı ve ailesine destek olmayı hayal ediyordu.
Ahmet’in eğitimine katkıda bulunabilmek için Önce İnsan Derneği olarak harekete geçtik. Hayırseverlerimizin desteğiyle ona, derslerini yapabilmesi için ihtiyacı olan tableti teslim ettik. Bu tablet sayesinde Ahmet, uzaktan eğitime katılabilmiş ve derslerini aksatmadan yapabilmişti. O anki mutluluğu, gözlerindeki umut ışığı ve yüzündeki gülümseme hepimizi derinden etkilemişti.
Ahmet’in hikayesi, yalnızca bir çocuğun eğitimine destek olmanın ötesinde, iyiliğin ve dayanışmanın nasıl hayatları değiştirebileceğini bizlere bir kez daha hatırlatıyor. Bu küçük dokunuşlar, çocuklarımızın geleceğini aydınlatan en büyük adımlardır.
Haydi, Ahmet ve onun gibi yüzlerce çocuğa umut olmaya devam edelim.
Eğitime destek vermek, bir çocuğun hayatını değiştirmek demektir. Unutmayalım, her destek, bir hayale uzanan köprüdür.